Istanbul Donusu...
Haftasonu dunya baskenti Istanbul'a kisa bir ziyaret duzenledik. Emekli Onabsi Seckin Tamgaz ile birlikte 17:30 otobusune atladigimiz gibi dustuk Istanbul yollarina. 23:30 sularinda Istanbul/Levent civarina geldigimizde de AliHA ve Yezid tupraklarimzin gorkemli karsilamasi ile Istanbul maceralarimiz basladi.
Ilk gece, bizi evinde agirlayan AliHa'nin evinde kah rock'n'roll konserleri, kah canli dans performanslari ile gecti. Sabah da yine AliHA bize hergun uyguladigi gune iyi baslama yontemlerini ogretti. (Detaylar AliHa'nin blogunda) Sonra da Hisar civarinda guzel bir sabah kahvaltisi...
Sonrasinda Topkapi Sarayi gezimiz basladi. Ne yazik ki Topkapi gezimizde bu muzenin ne kadar uzucu durumda oldugunu gorduk. Topkapi sarayina girdiginiz anda ortama gercek bir kaos hakim. Oncelikle camurlu, insaat kullugunun hala ortalikda oldugu bir saray avlusu sizi karsiliyor. Sonrasinda Sakal-i Serif, Kasikci Elmasi vs. gibi gercekten onemli ikonlarin sergilendigi salonlardaki karmasa daha da felaket. Siraya, gezi yonune, fotograf yasaklarina uymak ziyaretciler arasinda pek tercih edilmeyen seyler. Bu konularla ilgilenen guvenlik ise bir miktar bikkinlik, bir miktar da umursamazlikla karisik olarak bunlara genellikle tepkisiz kaliyorlar.
Topkapi gezisinin ardinda Istanbul aksamlarini gormek icin Etiler (yanlis hatirliyo olabilirim) bolgesine gidip once Ankara'dan tanidik bir sima olan Tribeca'da biraz oturup, Adana Yuzevler kebapcisina... Ordan da Taksim civarina bir Karaoke kompleksine...
Pazar gunu ise yine sahil de guzel bir kahvalti, biraz gezinti...
Yine Istanbul'a hayran kalinan bir gezinin ardindan Ankara'ya donme vakti gelince, "Neden ben de burda yasamiyorum?" sorusu tekrar akillara geldi.
2 yorum:
Evet Onur'cum gelip burada minimum 1 sene yaşamalısın.
Kusura bakmayın uğrayamadım yanınıza.
Cidden oraya gelmek sart... Bir daha ki sefere, olmadi Ankara'da Bien'de gorusuruz ;)
Yorum Gönder